Genç Kadınlarda Yumurtalık Rezervi Azalıyor! Uzmanlar Uyarıyor
Yumurtalık rezervinin genç kadınlarda da azaldığını belirten uzmanlar, bu durumun erken menopoz ve kısırlık riskini artırdığı uyarısında bulunuyor.
Yumurtalık rezervi, kadının doğurganlık kapasitesini belirleyen önemli bir faktördür. Kadın Hastalıkları Doğum, Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Zeki Salar, özellikle son yıllarda 20 yaşlarında genç kadınlarda yumurtalık rezervi azalması görüldüğünü vurgulayarak, bu durumun erken dönemde fark edilmemesi halinde doğurganlık kaybına ve erken menopoza yol açabileceğini ifade etti. Salar, aile öyküsü ve çevresel faktörlerin etkisiyle yaygınlaşan bu durumun düzenli kontroller ve erken müdahale ile yönetilebileceğini söyledi.
Ailenizde Erken Menopoz Öyküsü Varsa Bu Durumu Ciddiye Alın!
Op. Dr. Salar, yumurtalık rezervindeki azalmanın sadece yaşla sınırlı olmadığını, genetik yatkınlık, çevresel etkenler ve stresli yaşam tarzının da bu süreci hızlandırabileceğini belirtti. Salar, özellikle ailesinde erken menopoz öyküsü olan kadınların yıllık kontrollerini aksatmamaları gerektiğini vurguladı.
Vücudun Verdiği Sinyallere Karşı Uyanık Olunmalı
Op. Dr. Salar, kadınların yumurtalık rezervindeki azalma nedeniyle vücudun bazı sinyaller verdiğini ve adet düzeninin önemli bir gösterge olduğunu belirtti. Yumurtalık rezervindeki azalmanın belirtileri arasında adet döngüsünün sıklaşması, ateş basmaları, duygusal dalgalanmalar ve yorgunluk olduğunu söyleyen Salar, kadınların vücutlarını iyi tanımalarının önemine değindi.
Her Düşük Rezerv Kısırlığı Göstermez
Op. Dr. Salar, yumurtalık rezervindeki azalmanın doğurganlığı etkilediğini ancak doğrudan kısırlık anlamına gelmediğini ifade etti. Bu durumun gebelik ihtimalini ve embriyo kalitesini olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Salar, bebek sahibi olmayı planlayan kadınların zaman kaybetmeden koruyucu yöntemleri düşünmeleri gerektiğini belirtti.
Tıbbi Destek İçin Geç Kalmamak Gerekir
Op. Dr. Salar, yumurtalık rezervindeki düşüşle ilgili tedavi seçeneklerinin bulunduğunu ancak zamanında harekete geçmenin önemli olduğunu söyledi. Yumurta dondurma, tüp bebek, PRP ve kök hücre tedavilerinin başlıca yöntemler olduğunu belirten Salar, her kadının durumunun farklı olduğunu ve kişiye özel tedavi planlarının gerektiğini vurguladı. Ayrıca sağlıklı yaşam alışkanlıklarının da doğurganlık üzerinde etkili olduğunu ekledi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)