Türkiye’de emek krizi: Çalışmak yetmiyor, emek değersizleşiyor

Türkiye’de Çalışanların Ücretleri Arasındaki Adaletsizlik Gittikçe Artıyor

Ekonomi yönetiminin yüksek enflasyonda ücret artışlarını neden göstermesiyle yurttaşlar uzun ve zorlu çalışma koşullarına karşılık verilen ücretlerle ayın sonunu getiremiyor. Araştırmalar, Türkiye’de birçok çalışma alanında ücretlerin asgari ücret düzeyine yaklaştığını gösteriyor.

Önceki dönem Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in 2022’de açıkladığı asgari ücretli oranı yüzde 22’yken Merkez Bankası verilerine göre çalışanların yüzde 43’ü asgari ücret alıyor. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİKAR) ise her yıl yayınladığı raporlarda ücretli kesimin yarısının asgari ücret ve civarında maaş aldığına dikkat çekiyor. Üstelik raporlara göre kişi başına brüt ücretlerin, kişi başına katma değere oranı 2006 yılından bu yana geriledi, çalışma hayatında verimlilik artışına karşın ücretler düştü. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) Ağustos 2024’te yayınladığı, Prof. Aykut Kibritçioğlu imzalı araştırmaya göre, özellikle 2000’lerden bu yana maaşlar kişi başı GSYH’nin yarısına doğru azaldı. 1974- 2002 arasında asgari ücretten yüksek olan ortalama ücretler, 2005’ten bu yana asgari ücrete yaklaştı.

‘FIRSAT ADALETSİZLİĞİ’

Ekonomist Arda Tunca Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, “Emeğin pazarlık gücü törpülendi. Emek, sistematik biçimde değersizleşiyor” diyerek Türkiye’nin düşük ücretli ve düşük verimli, yaratıcılıktan uzak sektörleri önceliklendiren bir ekonomik modele sıkıştığı görüşünü ifade etti. Tunca, AKP’nin politikaları ve topluma yansımasına ilişkin şu ifadeleri kullandı: “AKP’nin sermaye yanlısı tercihi, emek aleyhine neredeyse acımasız bir politika mimarisine dönüşmüş durumda. Emeğin bu şekilde değersizleştirilmesi, sadece bir ekonomik tercih değildir. Siyasal bir yönelimin sonucudur. Toplumda orta sınıf eriyor, gençler eğitimle sınıf atlayamayacaklarını gördükçe umutsuzluğa kapılıyor. Gelir adaletsizliğiyle birlikte fırsat adaletsizliği de derinleşiyor. Türkiye’nin emeğe yaklaşımı, toplumun genel değerler sistemini de şekillendiriyor.

Related Posts

Küresel piyasalarda karardan önce moral havası: Gözler bu hafta açıklanacak Fed faiz kararında

ABD ile Çin arasında tarifelerde yumuşama beklentisi, güçlü şirket bilançoları ve karışık makroekonomik verilerle küresel piyasalar geçtiğimiz haftayı pozitif kapattı. Gözler şimdi Fed’in faiz kararına çevrildi. Trump’ın her fırsatta Fed Başkanı Powell’a yönelik faiz indirimi çağrısına Fed’in nasıl bir karşılık vereceği merakla bekleniyor.

Yeni Zigana Tüneli’nden 2 yılda 3 milyon 490 bin araç geçti

Trabzon’u Gümüşhane üzerinden Bayburt ve Erzurum’a bağlayan Yeni Zigana Tüneli’ni 2 yılda 3 milyon 490 bin araç kullandı.

Türk baharatı ve aromatik bitkileri 156 ülkede yemekleri tatlandırıyor

Türk baharatı ve aromatik bitkileri 5 kıtadaki 156 ülkede yemekleri tatlandırırken, sektör geçen yıl 250 milyon dolarlık ihracatla ülke ekonomisine katkı sağladı.

Gerçek, TÜİK’in verilerinde değil mutfakta!

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, TÜİK’in 5 Mayıs’ta açıklayacağı enflasyon verileri öncesinde “Açıklanan her düşük oran, halkın maaşından ve sosyal haklarından çalınan zam demektir. Makyajlı verilerle bile gerçeği artık gizleyemiyorlar.” sözleriyle uyardı.

Altında sert dönemeç uyarısı: Düşüş kaçınılmaz olacak

İş Yatırım’dan Şant Manukyan, altının ons fiyatında gerçek bir düşüş yaşanacaksa bunun merkez bankalarının satışlarından kaynaklanacağını söyledi. Jeopolitik riskler ve dolar likiditesi krizine karşı uyararak, “Altın yeniden 3bin 200 doların altına inebilir!” ifadelerini kullandı.

Çiftçi fiyat sormaya bile korkuyor: Hibe de yetmiyor, satış da yok!

Osmaniye’de tarımsal alet satışı yapan esnaf Mehmet Demir, çiftçinin alım gücünün dibe vurduğunu söyledi. “Fiyat artışları, gelir kaybı ve düşük kazançlar hem çiftçiyi hem bizi bitirdi” diyen Demir, Tarım Bakanlığı’nın teşviklerinin bile karşılık bulmadığını belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir